Tatvan Tarihi
Uzun bir geçmişe sahip bulunan Tatvan, ilk çağlardan itibaren çeşitli milletlerin ve bu arada Dara, Büyük İskender, Selçuklu Hükümdarı Alparslan, Timur, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman, Şah İsmail ve 4. Murad’ın ordularına geçit görevi görmüştür. Osmanlı Hükümdarları İran seferlerine çıktıklarında Tatvan’dan önemli oranda istifade etmişlerdir. Hatta, İran seferi sırasında Kanuni Sultan Süleyman’ın, Van Gölü’nün güney batısına düşen bu limanda, yani Tatvan’da bir tersane yaptırdığı bilinmektedir. Araştırmalar sonucunda elde edilen belgelerden anlaşıldığı kadarıyla, ilçe ve çevresinin ilk sakinleri Subarlar’dır.
1071’deki Malazgirt Meydan Savaşı’ndan sonra Tatvan, Selçukluların eline geçmiş ve bu durum M.S. 1200’lere kadar devam etmiştir. Bu tarihlerden sonra Tatvan, Harzemşahlar, İlhanlılar ve Akkoyunluların istilasına uğramıştır. Tatvan’ın tarihinde dönüm noktası sayılabilecek olaylardan biri ise bölgede Osmanlı hâkimiyetinin başlamış olmasıdır. 1514 tarihli Çaldıran Savaşında Şii-İran ordusunu bozguna uğratan Osmanlı ordusunun bu başarısından sonra Doğu Anadolu topraklarının büyük bir bölümü Osmanlı Devletine bağlanmıştır.
Tatvan isminin ne zaman ve kimler tarafından verildiği bilinmemektedir. Ancak Evliya Çelebi, Rahova (Rahva) Ovasından doğuya doğru üç saat yürüdükten sonra Taht-ı Van kalesine ulaşıldığını ve buraya yöre halkının Tatvan adını verdiklerini kaydetmektedir. Burası Van denizi kenarında olup, Van Paşası’nın Hassıdır, Subaşılıkla idare edilmektedir. Evliya Çelebi’ye göre Kanuni döneminde Zal Paşa burada küçük bir kale yaptırmıştır. Tatvan kalesi daha sonra, İran Şahı Tahmasb döneminde İran orduları tarafından tahrip edilmiştir. Tahmasb’ın orduları Ahlat ve Adilcevaz kalelerini istila ettiklerinde, Tatvan’dan gemiler ile Van’a yardım gitmesini engellemek amacıyla buradaki kaleyi tahrip etmişlerdir. Fakat buna rağmen Tatvan bir liman olarak, bundan sonra da önemini korumuştur. Tatvan ilçesi ilk kez Küçüksu Nahiyesinde 1879’da kurulmuş bir köy görünümünde idi. 1918 yılında Bitlis iline bağlı bir nahiye merkezi durumunda olan Tatvan, 1936 yılında ilçeye dönüştürülmüştür.
Tatvan, Vangölü havzasında önemli bir demiryolu, karayolu ve deniz ulaşım merkezidir. Doğal bir kavşak konumundadır. Bu konumu Tatvan’ın çok hızlı gelişmesini ve büyümesini sağlamıştır. Yörede önemli bir ticaret merkezi konumuna gelmiştir.
Coğrafi Yapısı ve İklimi
Genel olarak ilçe sınırları içinde kalan arazinin büyük bir kısmı dağlık ve yaylaktır. İlçenin İklimi kara iklim özelliğini göstermektedir. Nemrut dağı ilçede en yüksek noktayı oluşturur. Nemrut dağının yüksekliği 2.878 m.dir. Bu dağın krater ağzında, biri büyük olmak üzere üç göl bulunur. İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği 1.650 metre olup Vangölü batısında 100 Km. lik sahil şeridine sahiptir.
İlçede karasal iklim hüküm sürmektedir. Van Gölü havzasında bulunmasına rağmen, batı yönlü rüzgârlar daha çok esmektedir. Rahva Ovası’ndan gelen batı yönlü rüzgârlar ile Van Gölü’nden gelen kuzeydoğu rüzgârlar Tatvan’ı etkilemektedir.
Ulaşım
Tatvan-Bitlis, Tatvan-Muş, Tatvan-Ahlât, Tatvan-Hizan ve Tatvan-Van karayolları olmak üzere çok yönlü bir kara ulaşımı ile Tatvan-Van arasında Deniz (Feribot) ulaşımı bulunmaktadır. Muş istikametinden gelen demiryolu ilçemizde sona erer, buradan Tren ve Yük Vagonları Feribotlar vasıtasıyla Van iline taşınır, oradan da yine demiryolu kanalı ile İran’a ulaşır. Halen ilçemizde TCDD Van gölü Feribot İşletmesi Müdürlüğüne ait 4 adet Feribot, Tatvan-Van arasında yük ve yolcu taşımacılığı yapmaktadır.